Serhat Tekin & Linet röportajı
AKŞAM Gazetesi Cumartesi eki.
Saatli bombaydım, elbette patlayacaktım
Linet, 18 yıldır müzik dünyasında. Albüm ve single çalışmaları var. Güçlü bir sese sahip. Canlı performansları her zaman albüm kalitesinde. Her tür müziği ustalıkla icra ediyor. Kemik bir dinleyici kitlesi var. Ama Linet bunca yıl beklenen çıkışını geçtiğimiz haftalarda Beyaz Show’a katılıp yeni albümündeki şarkıları seslendirince yakaladı! Twitter ve Youtube’da program kayıtları liste başı oldu. Bu duruma o da şaşırmış… Duygularını “Saatli bir bombaydım. Elbet bu bomba patlayacakmış” diye açıklayan Linet ile konuştuk.
- ‘Yorum Farkı’ adlı yeni albümünüzle uzun bir aradan sonra ‘bomba gibi’ döndünüz...
İki yıl önce menajerim Oğuz Arınmış’la çalışmaya başladım. “Şimdi ne yapalım?” diye düşünürken sevilen şarkıları yeniden yorumlama fikri doğdu. Çünkü çıktığım televizyon programlarında kendi şarkılarım dışında bu tür şarkıları söylediğimde büyük beğeni topluyordum.
- Albümün adını koyarken “Ben okursam böyle okurum” mesajını mı vermek istediniz?
Bir anda çıktı ağzımdan ve geri çekildim. İnsanlar acaba “Bu kendini ne zannediyor?” der mi diye de düşündüm. Herkes şarkıcı olabilir ama yorumculuk çok başka. Ben yorumcuyum. Kimseyi ezmek veya “Ben daha iyi okurum” gibi bir iddiam yok.
- 18 yıldır piyasadasınız ama bu albüm ‘patladı’. Neden?
Her şeyin bir zamanı var. Şikâyet etmek, bahaneler üretmek kolay. Her şeyde bir hayır var. Bu süreç büyümem, tecrübe kazanmam için doğru bir süreçti. Yeni jenarasyonun benden haberi yoktu.
- Nasıl kırıldı bu?
“Linet arabesk okur” imajı vardı. Her şeye yüzeysel bakılıyor. Yurtdışında doğup büyüdüm ama Türkiye’yi de takip ettim. Annem de sanatçı; 5 yaşından beri soul, Yunan, Arap müzikleriyle harmanlandım. Etiket yapıştırmadan önce bunları bilmeli insanlar. Yeni anlıyorlar.
- Beyaz Show’a çıktınız ve yer yerinden oynadı.
Beyaz, 17 yıldır program yapıyor. Tanışıklığımız eskiye uzanır ama hiç programına konuk etmemişti. Albüm çıktıktan bir hafta sonra konuk olduk. Çok konuşuldu program. Kıyafetimden, repertuarıma kadar.... Yeni nesli böylece yakaladım.
- Program esnasında ve sonrasında sosyal medyada olanlardan haberdar oldunuz mu?
İnanamadım. Çok şaşırdım. Twitter’da liste başı olmuşum. Sadece o gece 4 bin takipçi eklenmiş.
- Çok kadercisiniz. Şu zamana kadar yeterli çıkışı yapamamanızda başka nedenler olup olmadığını araştırmadınız mı? Belki diğer sanatçılar için bir tehlike teşkil ediyordunuz?
Kesinlikle. O bir gerçek. Baktığınız zaman birçok sanatçı çok iyi anlaşıyor birbiriyle. Ama tehlike arz etmeyen insanlar birbiriyle arkadaş olabilir. Tehlike arz ettiğin an işler değişiyor. Bunu hissetmedim değil. Saatli bombayım. Eninde sonunda patlayacaktı!
- Hırslandınız mı?
Hırsım hiçbir zaman yoktu. Azimliydim. Pes etmiyordum. Son üç albümde kendi yatırımımı kendim yapıyorum. Çalıştığımı işime yatırıyorum. Çok daha büyük bir evde oturup, 3-4 evin kirasını toplayan bir insan olabilirdim. Hiç pişman değilim. Kimseye gebe kalmadan bu yere geldim.
- Şimdi daha çok tanınıyorsunuz, şımardınız mı?
1995’te Mehmet Ali Erbil’in programında ‘Batsın Bu Dünya’yı söylediğimin ertesi günü de çok konuşuluyordum. O zaman da hiç böbürlenmedim. Bir şaşkınlığım vardı. O şaşkınlığı o yaşta atlattıktan sonra şimdi bu yaşananlar size sadece tanıdık geliyor. Ben bu şöhreti önceden biliyorum.
- Yıllar içinde imajınızı da çok değiştirdiniz…
Artık oynamıyorum kendimle. Daha güzel olmak için bazen aşırıya kaçabiliyorsunuz. Sarı saç bile yapmıştım. “Senin neyine?” dedim kendime. Gözüm, dudağım zaten iri. Anladım ki ne kadar doğal, o kadar etkili…
- Çok da zayıfladınız. 18 yıl önce bu kiloda olsaydınız her şey daha farklı olur muydu?
Kesinlikle. İnsanlara sorsanız “Ne alakası var, bizim için fark etmez. Senin sesin önemli” der ama benim için fark ediyordu. Bir genç kız gibi duramıyordum. Fazla kilodan jean bile giyemiyordum. Olgunlaşma döneminde kilolarımı verdim, şimdi daha rahatım. Kendime güvenim her açıdan tam.
Yorumlar